BİR SEVDA İZDÜŞÜMÜ / Mustafa SADE
Yıldızlar semâh döner hilâlin hâlesinde
Gölgesinde istiklâl, damarlarda al rengi
Âşıklar şem’e yanar kutlu meşalesinde
Mücellâ tarihinin yoktur emsali, dengi.
Selam bilge beylere, ak tolgalı canlara
Binyetmişbir’den beri söz olur destanlara
Gölgesinde istiklâl, damarlarda al rengi
Gül yangını yürekler gül yolunun ahengi!
Maddesi sırr-ı hilkât, mânâ iklimi ezel
Rahmani tebessümü er-Rahman’a ulaşır
Bu aşkı sinemize nakş eylemiş lemyezel
Tan vakti heybesinde kûn hitabi dolaşır
Gül filizine benzer gölgesinde âşıklar
Dillerde zikir büyür, gönülde sarmaşıklar.
Rahmani tebessümü er-Rahman’a ulaşır!
Semadaki bengisu kirpiğine bulaşır!
Yıldızların altında al duvağı dokunur
Kehribar bir hilalden cemre düşer göklere
Müntehâ bestelerden som ezgiler okunur
Ezanlar eşliğinde gölgesi değse yere
Meltem değince cana yıldız iner yaraya
Şanına sarılan ruh uzanır maveraya
Kehribar bir hilalden cemre düşer göklere!
Hâlelenmiş bedenler mihmandır meleklere!
Bağında bağdaş kurmuş Mevlâna’lar, Yunus’lar
Nesl-i Âsım yetişir bediî nazarında
Heybetiyle dağılır ufuklardaki puslar
Müzeyyen yeller eser dergâh-ı pazarında
Aşk kandili tutuşur sûfilerin sesinden
Melekler seyran eder ötenin ötesinden
Nesl-i Âsım yetişir bediî nazarında!
Güller secdeye varır lisan-ı hezarında!
Hakîkat bargâhında sultanları cem olur
Hû çektikçe nefesler sırrı titrer mânânın
Gönülden kopan sözler deyiş olur, dem olur
Canın kıymeti kalmaz eşiğinde cânânın!
Nur yansır yanağına asr-ı surûr çağından
Rüzgâr mûsîkî dokur canfeza dudağından
Hû çektikçe nefesler sırrı titrer mânânın!
Ocağı billûr olur ocağında yananın!
Göğsüne rahmet sunar göklerdeki şehrâyin
Nurunda semah döner semâvî kelebekler
Şefkatli bakışları âleme şehr-i âyin
Leyl ü nehâr kalbinde çağın sırrını bekler
Şafaklar ağmak için kutlu kapıyı çalar
Cevherine ram olur gökçeler, şahikalar
Nurunda semah döner semâvî kelebekler!
Bağrında ölmek için doğar burda bebekler!
Rukû eder başaklar, soylu vavlar misali
Kıyâmdadır Toroslar en asil edâsıyla
Surlarına kazınmış adaletin visâli
Kahraman yetiştirir ilahî nidâsıyla
Al bayrak gökyüzüne selam verir burcundan
Şöhreti süt beyazı, kan fışkırır hurcundan
Kıyâmdadır Toroslar en asil edâsıyla!
Secde eder elifler bir tekbir sedâsıyla!
Başımızın üstünde al duvağı ve Kur’an
Ay yüzünde aydınlık, görklü göklerinde tan
Ak gölgesi sığınak, kızılkanadı Turan
Kartal tuğunda şeref, kurt bakışlarında şan
Dünyadaki cennetim, “Ölüm canda gül olur”
Toprağının altında uyumak ödül olur.
Ay yüzünde aydınlık, görklü göklerinde tan!
Beşikten mezara dek sevdamızdır bu vatan!
MUSTAFA SADE